yıldız, gece, serinlik, uyumak, dilek tutmak...

şimdi gecenin bu saatinde canımın sıkkın olması normal :) ama neden bu kadar can sıkıntısı? artık bir sebep aramıyorum. çok fazla oldular çünkü :) kendime eziyet bu yaptığım. aslında hayatın ne kadar değerli ve her anının yaşanmaya değer olduğunu ancak onun sonuna gelince anlayacağım ama o zaman da geç olmuş olacak, tıpkı her zaman olduğu gibi di mi :P aslında hayatı paylaşmak isteyip de paylaşacak biri olmadığı için mi sıkılıyorum? illa ki sen mi birine benim hayatımdan bir parça alır mısın diyeceksin? yoksa birgün biri çıkıp da sana bu soracak mı? ilginç bir soru oldu. benim için kelimelerle belki tam ifade edememiş olabilirim ama kendi içimde parçalar güzel oturdu yerine :)
çok alakasız ama şu an keşke yıldız dolu bir gökyüzüne bakabiliyor olsaydım. canım o kadar çok çekti ki şimdi. camdan çıkıp baksam, boş sokaklar, gecenin bu saatinde çalışmak zorunda olan insanları görüp daha da üzülürüm :) şehirde yaşıyorsan doğru dürüst yıldızlı gece görmeden yaşayıp gidiyorsun. yere yatıp yıldızlara bakarak uyumak istiyorum. arada kayan yıldızlar da olsun birkaç tane dilek tutayım olmayacağını bile bile. hatta aynı dileği çok kez üst üste dileyim belki de bu içtenliğim görülür de dileğim olur diye. gece ilerledikçe serinleyen havayı içime çekmek istiyorum bir süre sonra üstüme hırkamı almak zorunda kalayım yıldızlara bakarken. ve tabii ki acaba benden başka acaba kimler böyle gökyüzüne bakıyor ve dilek diliyorlar ya da bu yıldızların tadını çıkarıyorlar. ya da aynı gökyüzüne baktığımız halde benim gördüğümün milyonda biri kadar yıldız görebilen kaç tane daha insan vardır. şu an gece olan yerlerde herkes uyuyor mu? herkes evinde mutlu mu? mutlaka şu an acı çeken milyonlarca insan vardır onların da mutlu olanların da hepsinin ayrı birer hikayesi var. hepsini dinleyemem ama hayal edebilirim. şu an ayrı şehirlerde aynı gökyüzüne bakıyor olabilir miyiz? aynı kayan yıldıza bakıp farklı dilekler diliyor olabilir miyiz? ne yazık ki hayır. nerden biliyorsun? diyebilirsiniz. ama biliyorum diyebilirim sadece bir açıklamam yok onun yanında. ne yazık ki sadece tek kelimelik bir cevabım var. şimdi burada artık yazmayı bırakmam gerek ne yazdım yukarıda aslında tam da bilemiyorum. acaba düşündüklerimi kelimelerle burda tam olarak anlatabiliyor muyum diye de düşünüyorum bazen. yanlış anlaşılmaktan hep çekinirim :)
şimdi camdan bakıp havanın güzelliğini düşünmek istiyorum. derin nefesler çekip havadan aldığım bu hazla uyumak istiyorum mutlu uyumak istiyorum çünkü uyandığımda önümde çok işim olacak. camdan baktığımda görebildiğim 4 tane yıldız var. kayan bir yıldız göremesem de kendi içimde bir dilek tuttum o an göremediğim onlarca kayan yıldızdan herhangi biri için. olur mu bilmem ama camdan gelen serinlik uykumu getirdi. biraz mutlu hissetmek için biraz üşümek mi gerek diye düşünmeye başladım :) hazır tatlı bir huzur hissetmişim uyuyayım..

  1. Comment by 7.oda on 12:33  

    "acaba düşündüklerimi kelimelerle burda tam olarak anlatabiliyor muyum diye de düşünüyorum bazen. yanlış anlaşılmaktan hep çekinirim :)"
    demişsin.. biçok insanın ortak kaygısı doğru anlaşılabimek..
    ama sen de ben de herkes de iyi biliyor aslında..
    herkes herkesi kendince anlar..
    sen kendini kendince anlatırsın..
    ama ben seni okurken seni sence değil kendimce anlarım..
    onun için belki de kaygıları bi kenara bırakmalı.. isteyen istediği gibi anlasın, kelimeler benden bu haliyle çıkıyor işte diyebilmeli..
    sonuçta ne yaparsan yap.. okuyanlar seni kendi bakış açılarıyla algılıyorlar..
    çok kendimce bir yorum oldu:)

  2. Comment by asdfgh on 16:03  

    yıldızlar iyidir iyi..görmesek de olduklarını bilmek bizi hep tatlı bir huzura sürükler..dileğini tuttuysan olur bi' gün nasıl olsa..mesela ben doğum günüm gelmediği halde gelmiş gibi davranıp dilek tutabiliyorsam..demek ki oluymuş oluy..

  3. Comment by Adsız on 16:39  

    bazen uzaktan durup büyük resme bakıyorum ve 'evet' diyorum. 'evet halime şükretmeliyim. sağlıklıyım, iyi bir okulun iyi bir bölümünde okuyorum, sevdiklerim sağ......' ama bazen de (özellikle de gece herkes yatağında uyurken ve gecenin o sessizliği beni sarmalamışken) içimde ince bi sızı beliriyor. biryerlerde birşeyleri kaçırıyor olma ihtimali canımı acıtıyor. böyle zamanlarda pollyanacılık oynayamıyorum. sonuçta hepimizin hayatında varmak istediği noktalar var. ama kim tam anlamıyla mutlu olabilmiiş ki şu dünyada? kim tam anlamıyla tatminiyet duymuş? sonra uykum gelio, horul horul uyuyorum hahha...