sessizlik, those were the days my friends, geceler soğuk ama heryer daha güzel
" those were the days my friend. " lise 3' te öss' ye hazırlanırken geceleri çok geç saatlere kadar otururdum. o zamanı hatırlattı birden bu şarkı. o saatlerde herkes yattığı için sanki heryer çok sessiz olurdu ama çok sessiz. gece geç saatlere kadar oturmayı seven ve işi abartıp neredeyse yarasa hayatı yaşayanlar benim gibi arkadaşlar bu sessizliği iyi bilirler :) o saatlerde herşey o kadar sessiz oluyor ki sanki düşüncelerimin sesini duyacakmışım gibi geliyor. hep hüzünlü saatlerdir nedense karanlık mı çok fazla, yoksa hepsi bu kadar sessiz olmasından mı kaynaklanıyor? belki de çok yorgunuz o saatlerde kafa iyice saçmalıyor. ama hep bilirim ki bu saatlerde oturup düşünmek, hüzünlü şarkılar dinlemek, geçmişe bakmak hep üzmüştür normal zamanda da üzüleceğim bu şeyleri gece düşünmek boğazımı düğümler, halbuki gündüz olmaz bu sebebinin sessizlik olması daha bi olası geliyor şimdi. sadece ama sadece o saatte dinlenecek şarkılar var. onları boğazı düğümlü dinliyor insan, belki de ben fazla duygusal takılıyorum.
aşırı derecede geçmişi düşünmeye meyilli bir insanım. şu anı yaşarken bile ilerde bugünleri düşünürüm diye yaşıyorum. sanırım bir türlü istediğim mutluluğa ulaşamadığımdan olmalı. bu dünyada işini tamamlayamadan ölen insanların geri döndüğü filmler gibi benimkisi bir türlü tamamlayamıyorum. belki de tamamladığım gün ölecem :P ( allah korusun :) tamam kötü hissedebilirim ama yaşamayı da seviyorum :) live4it! ;) )
geceleri o sessizlikte gökyüzü de daha güzel geliyor, sokaklar daha güzel, şehir daha güzel. onca gürültü herşeyin önüne sanki perde çekiyor. sabah henüz aydınlanırken geçtiğim karaköyün güzelliği, öğlenin kargaşasında yok. gece içime çektiğim serin ve temiz hava gündüz egzost gazıyla dolu.
keşke yanımda sen olsaydın dediğim saatler. kim olduğunu bilmediğim bir sen, ya da kim olduğunu umursamayacağım birisin sen. o sessizliği paylaşacak birisin işte. başımı dizine koyup o soğuk balkonda gökyüzüne bakıp uyumak istediğim insan. sabahın ilk ışığını istanbulun boş sokaklarında paylaşmak istediğim insansın. inan ki birbirimizi tanısaydık farklı olurdu ama zaman karşına kimin ne zaman çıkacağını söylemiyor ki karşına gelince anlıyorsun. ama hep geç kaldım karşılaşmak için, biraz ilerisi düşünüp biraz geriden geliyorum:) . hiç bitmeyeceğini düşündüğümüz bu günler bittiğinde geriye hiç keşke kalmasın.
ee ne demişler, her blog bir gün sevda blogu olacaktır.
ehehe
ne oldum değil, ne olacağım demeli :P
Aha, rakipler çoğalıyor :D
hah şinci oldu
tam bir sevda adamı olup çıktın
sen yakında şiir yazmayada kalkarsın.
ehehe :)
yok artık :P