uyan..
en son hatırladığım salonun ortasında yattığımdı. sonra film bitmiş, tekrar başlamış. uyandığımda devam ediyordu. sonra hiçbişey yapamadan tekrar uyudum güneş doğarken uyanmıştım tekrar. film tekrar bitip başlamıştı. elim kumandaya gitti. yerde yatmıyodum ve telefonun meşgule verilen sesini duyamayacak kadar uzaktım. zaten son sesin üzerinde kaç saat geçmişti. yerdeyken sırtı acıyor insanın. ama telefon sesi her türlü acıdan daha fazlaydı. kendi etrafımda iki kez dönüp yatağa uzandığımda sırtımın acısı geçmişti ve zaten giderek kapanan bilincim hiç birşeyi düşünmeme izin vermiyordu evet artık bilinçaltındaydı ipler. ve o da hiç de iyi davranmıyordu üstüne. laptopun pili bitene kadar beethoven çalmış uyandığımda neden açılmadığını anlayamamıştım. ne zaman açmıştım ki.. neyse uyandığımda en azından uykumu almıştım ve gün yeni başlıyordu. kahvaltımı ice tea ile yapıp yola çıktığımda beşiktaşta kalmayı özlediğimi farkettim neden bilmiyorum. ama sanki sırtıma dokunup da merhaba diyeceksin sandım bi an. ama sadece bi an. kitap almalıydım iyi hissedecektim o zaman..
uyku yarı ölüm sayılır. uyumak istemiyorum ama işte..
Şahsen her gün bi kitap bitirmeye filan başladım.. Vahim durumdayım
dün, salonun ortasında yatma olayını anlatırken çok komiktin. yazıya dökülünce değişen şeyler var elbet.
Sonra Alkım'a girdin ve "Aşk Neyin Kısaltması" adlı kitabı aldın :P
Ben olsam bu hikayenin sonunu böyle yapardım.
>eysean
hmm uyku bi ihtiyaç tabii. ölüm de bi ihtiyaç. düşünsene hep kötüye gitmek sonsuza kadar. en azından bigün bitecek..
>tugce
ben de kitap okuyabilcek bi zaman arıyorum kuzum :) kıymetini bil ;P
>indis lúinwë
evet. orda aslında gülerim ağlanacak halime gibiydi. bi de en azından arada yüzyüzeyken biraz güldüreyim ki biraz yer açılsın mutlu olmaya..
>gündemdekiler
ehehe :) yok onu almadım. biraz fantastik olsun, ne biliyim eski zaman olsun.. ben bugünden pek bi sıkıldım güzel günleri eskide arıyorum fazlaca..