eroy hakkında herşey
her sabah yataktan kalkıyorum, tüm günü okulda geçirip geri geliyorum. geldiğimde geç olmuş oluyor çoğunlukla. fazla da durmadan yatıyorum, çünkü neden bilmiyorum bir süredir canım sadece uyumak istiyor. uyuduğum zaman dert edecek fazla şey olmuyor. nedendir bilinmez çok uzun süredir kabus da görmüyorum. birkaç gerilimli rüya gördüm ama hepsi o kadar. yattığım zaman gerçek bir rüya alemine dalıyorum sanırım :)
günleri hani geçsin de bitsin diye yaşıyorum. bunun farkında olmak da ayrı bir dert, bilip de engelleyememek. bazen kararlar vermeye çalışıyorum ama hepsinin önüne bir engeldir çıkıyor. bir yerden sonra da şevk kalmıyor insanda. bazen, numb klibini izleyenler bilir ordaki gibi hissettiğim oluyor. biri gelip de kurtarsın artık diye bekleme salonunda bir sandalyeye oturmuşum gibi.
niye buna bir anlam veremiyorum, bilmiyorum. bunu yazmak da aslında biraz saçma geliyor. hani geçmişte nasıl birşey yapmış olabilirim ki bunlarla karşılaşıyorum. bir sınav gibi çok ama çok zor bir sınav. hatta bir sorudan oluşan bir sınav ve ben cevabı bulamıyorum. buldum belki ama işleme dökemiyorum. kendi içimde çözmem gereken bir sorun ve içimdeki isteksizliğin de farkındayım. belki bir cümlem öbürünü tutmuyor. aslında bu da içimdeki karmaşayı gösteriyor. hiçbirşeye dikkatimi veremeyişimin sebebi sürekli başka şeyleri düşünmem, genel olarak bir konsantrasyon sorunum var ama bunu engellemek için de kendimle olan sorunlarımı çözmeliyim. nasıl çözecem ki? insan kendisiyle nasıl tartışabilir. çok isterim bir tane eroy daha çıksın karşıma " neden böylesin? " diye sorayım ona, ne cevap verecek merak ediyorum.
off yav amma da içim kötüymüş be. yazdıkça yazıyorum. saçmalamanın bini bi para zaten. ama kendimle yazışıyo gibiyim :) bunların sebebi ne diye düşünüyorum da, niye aniden ben kendimi sorgular oldum? ve sonunda ben de birinden hoşlanıyorum o yüzden bunlar :) belki de onun için kendimi yeterli görmüyorum. evet bence olay burda başlıyor. gördüğüm ilk andan beri acaba gitsem konuşsam mı diye düşünüyorum. ama ya sevgilisi varsa ayıp olmaz mı? insanları kırmaktan nefret ediyorum. benden nefret eden birine bile ( ki var mıdır acaba öyle biri? cidden çok merak ediyorum. ) hoşgörü ile yaklaşırım. kimseyi üzmeden ben ordan geçeyim isterim. bugün ilk defa konuştuk, daha da iyi olabilirdi ama en azından sonu olan herşeyin bir de başlangıcı vardır :P kafamı fena halde kurcalıyor bu konu. acaba bu yalnızlığıma o son verebilir mi? ya da ben en sonunda herşeyin farkına varıp nirvanaya erecek miyim :P kafa bi milyon sayın seyirciler :P nioahaha aniden çok güldüm son cümleme :) yazı gittikçe cıvıklaşıyor. son vermenin zamanı gelmiş. aslında hiç yayınlamasam daha iyi gibi. ama tam da bana uygun bir yazı oldu. aklımdan ne geçiyorsa onu yazdım. tam olduğu gibi ne eksik ne fazla. yazdığım en uzun yazı olarak tarihe geçecek bu yazı. klavye ağladı bee! :P ( çalıntı da olsa espriyi de koyduk sona yeter artık bitsin bu yazı, hepsini okuyana helal olsun, çünkü ben bile acaba ne yazdım ben diye tekrar okumaya üşeniyorum :) )
Ben yazının tamamını okudum kardeşim.
Yardımcı olabileceğim tek konu "o" hakkında. Sana şunu diyebilirim ki hemen hemen bütün erkekler ilk konuşmadan sonra "Daha iyi olabilirdi" derler. Ama bu iyidir. Çünkü "Daha kötü de olabilirdi" demek vardır işin öbür ucunda ;)
Doğru yoldasın, devam et, kalbinin peşinden git. Rahat ol ve unutma: Hayatına dönüp baktığında kendini görebileceğin yere henüz varmadın daha :)