şans verilseydi, tek rakibim henry idi :)
nihayet aylardır süren futbol açlığımı bugün dindirebildim. ne de çok seviyorum şu mereti oynamayı. biraz kondisyonum olsa modern futbolun vazgeçemeyeceği en önemli forvetlerden biri olurdum, buna olan inancım tam. şu halimle bile bu kadar gol atabiliyorsam, fizik kondisyon artınca neler yaparım düşünemiyorum. oyun zekası, oyunu okuma, fırsatçılık, teknik, ... vs hepsi birarada :P
şu an sağ dizimin arkası tutmuyo, ve ben bu halimle bir ton yol gittim, maçtan sonra emo' nun hidromobil takımına başarıyla sunumumuzu sundum :) yolda neredeyse topal bir penguen gibi yürüdüm eve gelirken. sadece sağ dizim mi sakat? koca bir hayıır! :) her iki ayak başparmağım, karaciğerim mi yoksa dalağım mı olduğunu tam olarak kestiremediğim sağ tarafımda bir yer ve daha tam olarak yerini kestiremediğim ufak ağrılar bunlara ek olarak arada giren krampları saymıyorum tabii ki :) tam üç kere yere düşürüldüm ve her düştüğümde "tamam ben bittim, şimdi direkt hastaneye gidiyorum" hissine kapıldım. ama bence en güzeli de öksüremeyişimdi :) niye öksüremiyorum diye düşündüğümde " önce nefes alıp ciğerlere biraz oksijen koyacan ki öksüresin eroycum sen de biyolojiden hiç anlamıyorsun " dedi içimden bir ses ama gribim sadece ağzımdan nefes alabiliyorum, onunla da öksürürken nasıl nefes alayım :) neyse canım sağ sağlim bitirdim işte. 8 tane gole değer mi bu çektiklerim? değer tabii ki :) gol atmak kadar beni mutlu eden kaç şey var ki şu fani dünyada :)
:D 8 gol! e vallahi maaşallah:))
çakal ya
bir zamanlar kaleye zorla geçirdiğimiz adamlar şimdi modern futbolun öncülerinden oldular :)
her maç en az 8 gol atıyosun
dikkatimden kaçmıyor bu :)
bir zamanlar bişeyden çakmayan bir kaleci vardı ya :P
aslında dönüm noktası dersanedeki arkadaşlarla aramızda yaptığımız maç olmuştu hatırlarsan ilk o zaman geçmiştim forvete bi daha da geriye gelmedim :)