Biliyorum o halde varım!
Eskiden olsaydı canım sıkıldığında daha insanların arasına girip bunu unutmaya çalışırdım. Şimdi ise daha çok insanlardan uzaklaşıyorum. Büyümekle alakalı sanırım. Eskiden olduğunda diğer insanlarla eğlenip içinde bulunduğun durumdan beyhude bir kurtuluşa eriyorken büyüdükçe daha bir yalnız başına kalıp düşünmeye yönelim var. Aslında öyle değil mi? Yok değil sanırım yalnız kalmak gibi ya da bazen bunu kalabalık yerine tek biriyle paylaşmak. Onu ne kadar az tanırsanız o kadar pervasızca geçer zaman. Aslında bunu aramıyor muyduk biz?
Kalabalığın içinde yalnız hissetmek, etrafında kimsenin olmadığı yalnızlıktan çok daha kötü değil mi zaten? Öyledir. Bunun farkına sonradan varıyor sanırım insan. Ben belki de yanlış açıdan bakıyordum o yüzden yeni farkına varınca böyle düşünüyorum gerçi yeni farkına varıyorum dediğimin üzerinden yıllar geçti ama işte ne bileyim yazmak istedim öylesine. Özlüyorum birşeyleri ve çok düşünüyorum aslında eski özlemiyorum artık ben o kadar fazla. Eskiden hep eskiyi sürekli hatırlayan keşke ile başlayan birçok paragrafım varken şimdi geleceğin iyi olması için sürekli bir düşünce var. Gelecek kaygısının yanında şimdiki zamanın boşa gitmemesi için de bir düşünce var. Geçmiş zamanı düşünüp, şimdiki zamanı boşa harcamak ve gelecek zamanın bu döngüye girmek için var gücüyle koşan bir çita kadar hızlı gelmesi.
Herşeyi bırak da ben sıkıldım gerçekten. Yani aslında hiçbirşey yok ortada aksine kötü olmak için hiçbir sebep yok. Ama bilmiyorum benim eksikliğini hissettiğim nedir o zaman? Nedir bunca zaman düşünüp de bulamadığım sebep?
Bilmiyorum... Bilmek de bir garip değil mi, bilmediğini bilmek filan?...
Bu ilk paragrafında yazdığın şey kesinlikle büyümekle alakalı yawrum ;) artık bir anlamda "kendi kendine yetebilme yetini" ve sorunu kendi içinde yalnızken de çözebileceğinin göstergesi belki de.. Ama senin için artık özlemlerini kendi içinde halledip sevdiğinle çözme ve daha çok hayatta yakaladığın yeni ve huzurlu şeyleri dile getirme zamanı geldi de geçiyor bile.. ;) (bkz: kişisel düşünce) :f
bazen yalnız kalmak bana yaramıyor,boşlukta hissediyorum,etrafımda birilerini arıyorum,dışarıdan bakınca gülüyorum,tek başıma kalıp kendimle yüzleşmekten korkuyorum,bazen de odamda tek başıma,müziğim,defterim düşünüyorum ama yalnızca kendime döküyorum içimi,çözemiyorum,tek bildiğim boşluk büyük bir düşman,yalnızlık dedikleri o kadar da kötü değil belki,ama ben daha büyümedim=)
Eray Bey biraz alaksız olacak yazıyla biliyorum ama bunu sormadan rahat edemeyeceğim:))Cuma günü Taksim'de miydiniz efendim?Size çok benzeyen birini gördüm,koşmak ya da bağırmak için çok uzun bir mesafe vardı arada,ben de bir şey yapamadım,ehehee:))
insan bazen soyutlanmak ister be canım!
Eksik hep var...Sadece bazıları farketmiyor...
>soldansay
hmmm.. kendim çözeri herşeyi kimseye ihtiyacım yok benim diyip kendi ayakları üstünde durabilme tatminini yaşamak belki de.
ehehe dile getiriyorum ;)
>pelin
ben de nedendir saklayamıyorum. burada yazmak mutlu ediyor. tamam olur olmaz herşeyi paylaşıyorum kötü bişey ama en azından kendimi mutlu hissediyorum ;)
yazmak insanı fazlasıyla rahatlatıyor. sürekli seni dinleyen bir arkadaş gibi sanki ;)
>hanife
ehehe evet cuma taksimdeydim :) hmmm o kadar mıydınız yav. bir dahaki sefere o zaman ;) ben yolda pek bi dikkatsiz yürürüm sizi göremedim. bağışlayın ;)
>eysean
haklısın canım. burada konuşup düzeltmeye çalışıyorum bazen.
>tugce
hiç tam olamadık ki. olunamayacağının da farkında olmak gerek...
Ben bugün psikoloğa gittim..Dedim ki..."Bir şey eksik biliyorum..Ama parmak koyup işte bu diyemiyorum..Ne olduğunu da bilmiyorum...Onun orada olduğunu düşündüğüm zamanlarda ise daha da üzerini parmağımla oyuyormuşum ve büyütüyormuşum gibi geliyor".
Kadın anlatışıma hayran kaldı..Ama keşke anlatabildiğim kadar, kapamakta da başarılı olabilseydim kuzucum be..
terzi kendi söküğünü dikemez diyorum kuzum. başka bişey demiyorum ;)
ben de gitsem mi acaba?