Live 4 it! Haftanın Klibi



Haftanın klibinde tekrar beraberiz. Bu haftanın konuğu relaxation tarzı müziklerde enigma ile birlikte başı çeken Enya. Enya - Only Time ile bizimle birlikte. Sweet November filminin soundtrack'i.

Şimdi biliyoruz ki New York'ta aşk başkadır. New York'ta hava hep sonbahardır. Hep güzel kızlar, güzel berelerini takıp, yaprakların döküldüğü o sephia'lığa boyanmış yerlerde dolaşırlar. Erkekler de yakışıklıdır. Kitapçılarda çalışır güzel kızlar. En az onlar kadar güzeldir kitaplar da. Geçim derdi hiç yoktur. Kahve içerler aşklarını yaşarken hep. Ölüm orda gerçek hayatta olduğundan daha romantik gelir. Evlerden biri kocamandır ve gökdelenlere bakar. Stüdyo veya atölye gibi biryerdir. Diğeri de küçük bir apartman dairesidir ve iki evden birinde mutlaka bir kenarda yağlı boya tabloları olur. Resim yapabilmek sadece bana değil herkese çekici geliyor sanırım.

Aşk orda hep güzeldir. Pervasızca mutlu olabilirler. Gerçek dünyada bizler kendi içdünyamızda ağlıyoruz. Mutlu olsak da olmasak da. Sonbaharda yaşasam hep keşke herşeyden uzaklaşıp New York'a yerleşsem bunlar olmaz ki. Mevsimler değişir, sevgiler, sevgililer değişir. Kahven ilk aldığın gibi olmaz, soğur. İçine yağmur damlaları, gözyaşları dolar. Gerçekten sevmek zordur. Buna gereken değeri verenler için gerçekten zordur.

Herkese iyi bir hafta diliyorum...

  1. Comment by Tugc on 00:17  

    Zaten NYC de öyle bir yer değil, merak etme :)

  2. Comment by Adsız on 01:54  

    unforeseen consequences....only time

  3. Comment by Adsız on 09:46  

    Aşık olunca herşey mükemmelmiş gibi görünüyordur belki.

  4. Comment by mayksisman on 17:44  

    aynen öyle. bi de beni kahve delisi yapmıştır filmler, malum mevsim ve kitaplar. kahvesiz hiçbişeyim, ya herşeyim ya hiçim =)

  5. Comment by Emir Bey on 20:00  

    enya dendi mi yüzüklerin efendisinin sinema uyarlamasının huzurlu ve başarılı film müzikleri gelir.

  6. Comment by eroy on 21:47  

    >tugce
    eheheh tamam o zaman içim rahatladı ;P

    >isimsiz
    sadece zaman evet..

    >eysean
    hmmm.. elbette ki öyle. doğru düşünmeyi engelliyor çoğu zaman.. aklında sadece biri oluyor. aşk garip bişey canım...

    >triancula
    eheheh :) kitap dendiği zaman yanında kahve olmazsa olmaz :) bi de gerçekten acayip bir kahve propagandası var ya :) ben de kendimi kaptırıyorum. kahvesiz olmuyor. yazarken bile canım çekiyor :))

    >emir bey
    haklısınız beyim. gece uyumaya yattığımızda dinlenip uyunacak müzikler. zira bazen de ağlatıyor..

  7. Comment by Sonne on 16:21  

    Ya ne güzelde tarif etmissin, ütopya gibi, bir anda kendime New York diye bir yer var mi? diye sordum...Sarki da cok güzel bu arada...Haftanin ortasindayiz ama yinede iyi haftalar...:)

  8. Comment by soldansay on 16:42  

    Sweet November'ın bende yeri ayrıdır ama Only Time, soundtrack olarak filme cuq oturduu gibi, kendi başına da bir başyapıt yani begenimi ve seçimindeki güzelliği nasıl ifade edeyim şaşırdım bak :P

    Aşk'ın iki hali vardır bana göre;
    birincisi hayatın tozpembe göründüğü, "o" odaklı bir hayat. Bu tehlikeli ve yanlıştır; bir zaman sonra onun hatalarını bile görememekle beraber kendinden de ödün verme olayı başlar..
    ikinci ise olması gereken, ideali belirtir benim için; hem çok seveceksin; ama mantığın da cebinde olacak muhakkak..(sevginin önüne geçmeden, yani çok da abartmadan). Malesef günümüzde bazı ilişkiler satranc tahtasındaki oyun gibi hamle hamle düşünülerek yaşanıyor; o zaman da kendini soğuk savaş döneminde gibi hissetmeye başlıyorsun. Hayatımın bir döneminde bunu tecrübe etsem de İdeal'imi buldum galiba.. (:

    güzel seçimler, doğru düşünceler - doğru ifade; sen bu işte çok iisin kardeşim! ;)

  9. Comment by mayksisman on 03:13  

    er oy tunga öldü mü?
    kötü dünya kaldı mı?
    felek öcünü aldı mı?
    şimdi yürek yırtılır.


    =))))


    ver ar yu er oy