Deleted Scenes


Uzun zaman önceydi. Kapının açılışından bile birşeyleri olması gerektiği gibi olmadığı belliydi. Hissetmiştim sanki. Karanlığı yaran merdiven ışığıyla beraber gölgem kocaman görünüyordu. İçerisi soğuk ve garip bir şekilde karanlıktı. Nesi garip olabilirdi ki? Ama garipti işte. "Lütfen ışığı yakma.." bu garip karanlığın içinden gelen ağlamayı yeni bitirmiş, boğazındaki düğümün henüz çözülemediği anlatan bir ses geldi. Kapının kapanmasıyla tekrar karanlık heryere egemen oldu. Ona karşı koyan tekşey sigaranın ucunda her nefeste biraz olsun parıldamaya çalışan küllerdi. Fazlasıyla ıslanmış üstümü çıkarırken bunlar bittikten sonra yüzleşmemiz gereken şeylerin ne olabileceğini düşünüyordum. Geçtiğimiz birkaç günü düşündüm. Bir saniye bile sürmedi belki ama yıllarca düşünsem bulamazdım aklıma gelenleri. Yanına doğru ilerlerken, cezasının açıklanacağı anı bekleyen bir mahkum gibi bir bekleyişte olduğumu hissettim. Sorun neydi? Ne olacaktı?.. Karşısında durup bir sigara yakıp oturdum. Kadehinin yarısına kadar içtiği şarabı uzatıp al bak bizim içindi bu son kadeh. Konuşmamız gerek..